Cüneyt Çakır, Antalya’daki bir otelde düzenlenen “WinterLeague Convention Hosted by Antalyaspor” (WL Convention) tertibinde düzenlenen “Futbolda dünyanın hakemlerden beklentisi nedir?” bahisli panelde yaptığı konuşmada, bu mesleğe başlarken Evvel Düş kurduğunu, sonrasında ise Fazla çalıştığını söyledi.
Misyona başladığı yıllarda Türk hakemlerinin Avrupa kupalarında yalnızca ön eleme maçlarını yönettiğini, Küme maçlarında vazife verilmediğini anımsatan Çakır, kendisinin de 2008 yılında Ukrayna’da bir ön eleme maçı yönettiğini aktardı.
Maçtan Evvel yaptıkları Belde cinsinde mihmandarlarının kendilerini 2012 Avrupa Şampiyonası’nın açılış ve final maçının oynanacağı stadın inşaatına götürdüğünü anlatan Çakır, “Ekip arkadaşlarım otomobilde bekliyordu. Çabucak onları çağırdım, ‘İyi bakın, ne görüyorsunuz?’ dedim. ‘AVM’mi yapıyorlar?’ diye sordular. ‘Dört sene sonra düzenlenecek Avrupa Şampiyonası’nın açılış ve final maçının oynanacağı stadı yapıyorlar. Burada maç yönetmeye Mevcut mısınız yok musunuz?’ dedim. Hiç düşünmeden ‘Varız hocam.’ dediler. Biz o alanda hem açılış hem de final maçını yönettik. önce Düş kuracaksınız, sonra Fazla çalışacaksınız.” diye konuştu.
Çakır, 2014 yılında Muhteşem Lig’de yönettiği Gençlerbirliği-Kardemir Karabükspor maçı sırasında rahatsızlanarak maçı yarıda bıraktığını hatırlattı.
Maç sırasında kalp krizi geçirdiğini sandığını lisana getiren Çakır, “Sağ akciğerim sönmüş. Gerek medyada gerekse kulağımıza ‘Hakemliği bitti.’ üzere şeyler söylendi. Hekimim ‘Sen hakemliğe döneceksin. çok sağlamsın.’ dedi. Hekimime da inandım. 40 gün sonra derbi maçı yönettim. Dönem sonunda da Şampiyonlar Ligi finali yönettim.” dedi.
Geçmişte kurallara motamot biçimde uyan, herkese aralı duran ve kimseyle bağlantı kurmayan hakemlik olduğunu lisana getiren Çakır, günümüzde ise bunun değişmeye başladığını belirtti.
Çakır, müsabakalar sırasında herkesin birbirini düzgün anlaması gerektiğini vurgulayarak, “Hakem olarak alan içinde ne kadar güzel irtibat kurarsanız, insanların size inancı o kadar artar. Yanılgı yaptığınızda sizi anlarlar. Hürmet da karşılıklı bir şeydir. Her Vakit saygıyı karşıdan beklememeliyiz. Karşıya hürmet göstermeliyiz. Her geçen gün irtibat daha da uygun oluyor. Hakemlerin oyuncuların söylediği şeyleri dinlenmesi, inanması Fazla değerli.” diye konuştu
– Uilenberg: “Polis memuru şeklinde hakemlik vardı”
Panele görüntü konferans metoduyla katılan UEFA Hakem Şurası Üyesi Jaap Uilenberg, TFF’de vazife almaya başladıktan sonra, “Neden memleketler arası karşılaşmalarda Türk hakemi yok.” diyerek, birinci yaptığı şeyin Türk hakemliğinde neler olup bittiğini anlamak olduğunu vurguladı.
Alanda polis memuru şeklinde hakemlik yapıldığını gördüğünü ve bunun yönetici hakeme dönüşmesi için çalıştığını lisana getiren Uilenberg, şöyle konuştu:
“Katar’daki Dünya Kupası’nda en başarılı hakemler, maçı yöneten hakemlerdi. Başarılı bir hakemlik için büsbütün tarafsız olmanız lazım. Bunun yanı Dizi futbolun neler beklediğini bilmek gerekir. kimi aldığı kararların nedeninin oyuncuya anlatması gerekir. Kendinizi oyunculardan üstün görmemeniz lazım. Bunu anlatmaya çalıştım. 2010 yılından sonra Türkiye’deki hakemlere daima bunu anlatmaya çalıştım. Türkiye’deki hakem topluluğu bunu hakikaten benimsedi. O Vakit da Avrupa’da Türk hakemler hakkında farklı telaffuzlar olmaya başladı. Avrupa’ya Türkiye’de yeterli hakemlerinin olduğunu anlatmaya başladık. Fikirleri değiştirdim. Cüneyt Çakır’ın başarısı da buna katkı yaptı.”
Uilenberg, günümüzde futbolseverlerin tarafsız, futbolcuların ise burnu havada olmayan, irtibata ve tenkide Aleni hakemler istediğini kelamlarına ekledi.
Yorum Yok